Kentteki bir devlet okulunda vücut eğitimi öğretmeni Özgür Fırat, 2016’da kredi çekmek için bir bankaya internet üzerinden müracaat yaptı. Ardından kendisini arayan dolandırıcılar, Fırat’a kredi puanının düşük olduğunu, artırmak için hesabına para giriş çıkışı yapacaklarını söyledi. Bunu kabul eden Fırat, hesabından para çıkışları için gelen kısa iletileri banka vazifelisi sandığı bireylerle paylaştı. Hesaba gönderilen para, Fırat’ın cep telefonuna gelen SMS şifresiyle dolandırıcılar tarafından ATM’den çekildi. Çabucak akabinde arayan banka çalışanları, Fırat’a hesabıyla ilgili şikayet olduğunu söyledi. Fırat, hesabına parayı gönderen Eskişehir’de yaşayan K.H.’nin, dolandırıldığı teziyle şikayetçi olduğunu öğrendi. Özgür Fırat bunun üzerine hesabını kapatıp, polis merkezine giderek söz verdi ve dolandırıcılardan şikayetçi oldu.
K.H.’nin şikayeti sonrası hakkında dava açılan ve ‘Banka yahut kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık’ suçlamasıyla yargılanan Fırat, dolandırıcı değil, mağdur olduğunu, olayın yaşandığı gün polis merkezine gidip şikayetçi olduğunu, ayrıyeten bankayla da hususa ait görüşme yaptığını söyledi. Bunun üzerine mahkeme Antalya Emniyet Müdürlüğü’ne ve bankaya yazı yazarak, Fırat’ın şikayetçi olduğuna dair evrak olup olmadığı ile görüşme yapılıp yapılmadığını sordu. Lakin Emniyet Müdürlüğü, Fırat’ın kuşkulu olarak alınan beyanı dışında müşteki sıfatıyla beyanının alınmadığı, banka ise görüşme yapılmadığına yönelik yazı gönderdi. Bunun üzerine Fırat hatalı bulunarak 3 yıl 4 ay mahpus cezasına çarptırıldı. Cezadan haberi olmayan Fırat, bir müddet sonra okula giderken polis çevirmesinde aranması olduğu gerekçesiyle gözaltına alınıp, cezaevine götürüldü.
Öğretmenlikten de ihraç edilen Fırat, 1 yıl cezaevinde kaldı. Fırat ve avukatı, emniyetin mahkemeye ‘yok’ dediği yazıyı da emniyete giderek buldu. Hala taksicilik yaparak geçimini sağlamaya başlayan Fırat’a, bir mühlet sonra tıpkı hususla ilgili diğer bir kişi tarafından Kocaeli’de dava açıldı. Duruşmaya katılan Fırat, mevzuyla ilgili şikayetçi olduğu yazıyı mahkemeye kanıt olarak sundu. Mahkeme, Antalya Emniyet Müdürlüğü’ne evrakın gerçek olup olmadığını sordu.
EMNİYET 2’NCİ MAHKEMEYE ‘ŞİKAYETÇİ OLDU’ DEDİ
Emniyet bu defa, evrakın yanlışsız olduğunu, Fırat’ın şikayetçi sıfatıyla söz verdiğini mahkemeye iletti. Bunun üzerine mahkeme, Fırat’ın telefon arama kayıtlarının geçmişe dönük incelenmesini istedi. Bankanın ‘görüşme yapılmamıştır’ karşılığının tersine HTS kayıtlarında bankayla Fırat ortasında olayın yaşandığı gün 11 görüşme yapıldığı ortaya çıktı. Kocaeli 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, Fırat’ın beraatına karar verdi.
ESKİŞEHİR’DEN DE BERAAT KARARI BEKLİYOR
Karar sonrası büyük sevinç yaşayan Fırat, Eskişehir’de tıpkı kabahatle açılan ve cezaevine girmesine neden olan davadan da beraat etmeyi bekliyor. Yargıtay’da olan belgeye ait kanıtları avukatı aracılığıyla belgeye sunan Fırat, 3 yıldır yaşadığı mağduriyetin son bulup öğrencilerine kavuşacağı günü bekliyor.
Özgür Fırat’ın avukatı Luiza Aslan, müvekkilinin Eskişehir ve Kocaeli ağır ceza mahkemelerinde birebir kabahat cinsinden yargılandığını söyledi. Aslan, “Aynı hatayla yargılandığı Kocaeli Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerekli araştırmalar yapılmış ve hiçbir kuşkuya mahal bırakmayacak formda kanıtlar toplanmış ve beraat kararı verildi. Lakin Eskişehir Ağır Ceza Mahkemesi tarafından banka ve emniyete yazılan yazılara eksik kusurlu yanıtlar verilmesi, müvekkilim hakkında mahkumiyet kararı verilmesine neden olmuştur” dedi.
Delillerin tamamının mahkemeye sunulduğunu söyleyen Aslan, “Mahkeme, birinci etapta bankaya müvekkilimin arandığını sorduğunda aranmadığı yanıtını almıştı. Tıpkı halde emniyette müşteki sıfatıyla bir söz vermediği yanıtı gelmişti. Bunlar nedeniyle mahkeme mahkumiyet kararı vermişti. Fakat mahkeme tarafından şahsen HTS kayıtlarına ulaşılmış ve emniyete verilen söz mahkemeye sunuldu. Bütün kanıtlar sonucunda beraat kararı verildi. Şu an Eskişehir Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki belgeyi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı inceliyor. Biz beraat kararının akabinde başka mahkemeden yargılamanın yenilenmesini talep ettik. Bütün kanıtları elden Yargıtay’a teslim edeceğiz. Tıpkı kabahat nedeniyle bir mahkeme beraat kararı verirken, Yargıtay’ın da müvekkilim hakkında beraat kararı vereceğini düşünüyoruz” diye konuştu.
‘BÜYÜK HAKSIZLIKLAR YAŞADIM’
Başına gelenler nedeniyle hayatının karardığını belirten Fırat, “Bu süreç tam 3 sene evvel başladı. Hiç mahkemeye çıkmadan 3 yıl 4 ay ceza almışım. Tebligat elime ulaşmadığı için okula giderken cezaevine götürüldüm. 1 yıl cezaevinde kaldım. 3 yıldır bunun çabasını veriyorum. Çok büyük haksızlıklar yaşadım. Mahkeme HTS kayıtlarına, sözlere hiçbir şeye bakmadı fakat Kocaeli’de tüm kanıtlar incelendi. Ceza almamın 2 sebebi vardı. Biri bankanın ‘yok’ dediği telefon aramaları, oburu de emniyetin ‘yok’ dediği söz tutanağım. Kocaeli Ağır Ceza Mahkemesi HTS kayıtlarını çıkarttığında bankanın beni 11 kere aradığı gözüküyor. Emniyet ve bankanın yok dediği evrak yüzünden öğretmenliğim ve memuriyetim gitti. 3 yıldır bu çabayı veriyorum. Yine yargılama talebinde bulunduk, lakin evrak şu an Yargıtay’da. Ben artık adalet istiyorum. Çocuklarımı çok özledim, öğretmenliğe geri dönmek istiyorum” sözlerini kullandı.